Rejim, Suriye'deki medyanın çoğuna sahip ve kontrol ediyor. Vatandaşlarının ifade özgürlüğü ve bilgiye erişim haklarına saygı göstermemektedir. Hükümeti eleştirdiği düşünülen materyallere doğrudan resmi sansür uygulanmaktadır. Hükümetin politikalarını sorgulayan gazeteciler kendilerini sık sık hapiste bulmaktadır. Rejim, politikalarını eleştiren birçok muhalif web sitesini engellemektedir. Ayrıca Facebook ve Youtube gibi sosyal paylaşım sitelerini de engelliyor. Bu kesinlikle kabul edilemez. ODFS Suriye'de basın sansürünün sona ermesi için kampanya yürütmektedir. Demokratik bir Suriye'de tam bir basın özgürlüğü olacaktır.

ODFS, Suriyeli kadınların haklarını geliştirmeye ve kamusal yaşamın her alanına tam katılımlarını sağlamaya kararlıdır. Dirençlerine ve hayati katkılarına rağmen Suriyeli kadınlar siyasi, ekonomik ve sosyal alanlarda yeterince temsil edilmemekte ve köklü ayrımcılıkla karşı karşıya kalmaya devam etmektedir. ODFS, kadınların liderlik rollerine daha fazla dahil edilmesini teşvik etmekte ve kamu politikalarını şekillendirmeleri, işgücüne katılmaları ve sivil toplumu güçlendirmeleri için onları güçlendiren girişimleri desteklemektedir.

Suriye'deki aşırıcılık ve militanlık bölge ve dünya için bir sorundur. Diktatörlük, yoksulluk ve cehaletle birlikte aşırıcılığı, militanlığı ve şiddeti besledi. Bu durum Suriye toplumunda daha büyük bölünmeler yaratılmasına yardımcı olmuştur. Sivil demokratik bir Suriye aşırıcılığı kontrol altına almanın ve yenmenin en iyi yoludur çünkü demokrasi insanların taleplerini ve şikayetlerini devlete sunmaları için gerekli ve meşru kanalları yaratacaktır.

Orta Doğu barış sürecinin yeniden başlatılması zorunludur. ODFS, Orta Doğu'da barışın, yaşayabilir, bağımsız ve demokratik bir Filistin devletini içeren iki devletli bir çözüm ve Golan Tepelerinin tamamının barış için toprak anlaşmasıyla Suriye'ye iade edilmesiyle sağlanabileceğine inanmaktadır. Demokratik bir Suriye barış ve güvenliğin sağlanmasına yardımcı olacaktır.

Suriye'nin insan hakları karnesi zayıftır. ODFS Suriye'de insan haklarını desteklemekte ve zulüm vakalarını vurgulamaktadır. Suriye oldukça kısıtlayıcı bir olağanüstü hal altında faaliyet göstermektedir. Hükümet, toplumun her kesiminden vatandaşlara sistematik olarak baskı uygulamaktadır. Güvenlik güçleri geniş tutuklama ve gözaltı yetkilerine sahiptir. Düzenli olarak bireyleri haklı bir neden olmaksızın tutuklamakta ve gözaltına almaktadırlar. Yüzlerce kişi hükümete karşı muhalefetlerini ifade ettikleri ve insan haklarını savundukları için tutuklanmıştır. Birçoğu mahkemeye çıkarılmadan iletişimsiz bir şekilde hapsedilmiştir. Gözaltına alınanlar genellikle kötü muamele ve işkence görmektedir. Gerçekleştirilen yargılamalar, adil yargılamaya ilişkin uluslararası standartlara uymayan mahkemelerde yapılmaktadır.

Suriyeli Kürt azınlık rejim tarafından baskı altında tutulmakta, ayrımcılık ve zulümle karşı karşıya kalmaktadır. Sosyal ve ekonomik haklara eşit erişimleri engellenmektedir. Bu durum devam edemez. Suriyeli Kürtler tam haklara sahip Suriye vatandaşları olarak tanınmalıdır.

Suriye toplumunda ve devlet kurumlarında yolsuzluk yaygındır. Suriye'nin acil ekonomik reforma ihtiyacı var. Elbette şeffaflık ve hesap verebilirlik getiren siyasi reform, ekonomik reformun ön koşuludur. Suriye ekonomisi rejimin adam kayırmacılığı ve iltiması temelinde yönetilemez. Her Suriyeli fırsat ve refahı hak etmektedir. Suriye, sosyalist otoriter kontrolün sona ermesiyle birlikte bir piyasa ekonomisine dönüştürülmelidir. Kitlelere istihdam yaratmak için inovasyon ve girişim gereklidir. Bu, yeni yabancı yatırımlarla birleştiğinde gelecekteki ekonomik büyüme için sağlam bir temel oluşturacaktır.

ODFS, Suriye'de barışçıl yollarla demokrasi ve özgürlüğü teşvik etmektedir. Suriye'nin otoriter ve kontrolcü rejimi insanlara baskı uyguladı, ifade ve örgütlenme özgürlüğünü engelledi, insan haklarını ihlal etti ve ekonomiyi kötü yönetti. Zorbalık, yolsuzluk ve yoksulluk yaygındır. Hukukun üstünlüğü yoktur. Rejim, demokrasi ve özgürlükleri bastırmak için olağanüstü hal bahanesini kullanmaktadır. İnsan hakları ve demokrasi aktivistleri sık sık taciz edilmekte, zulme uğramakta, tutuklanmakta ve yargı süreci olmaksızın hapsedilmektedir. Fırsat eşitliği ve sosyal adalet yoktur.

Elbette işler bir gecede değişmeyecek ancak değişim ve siyasi reform süreci derhal başlamalıdır. Bu süreç, demokrasiye inanan tüm grupların katılımı ve diyaloğu yoluyla barışçıl ve geçişsel olmalıdır. Suriye'de rejimden bağımsız, güçlü ve düzgün işleyen siyasi partilerin var olmasına ve gelişmesine izin verilmelidir. Bu, etkin bir çoğulcu demokrasinin geliştirilmesi açısından kritik önem taşımaktadır. Tüm siyasi partiler özgür ve adil seçimlere katılabilmelidir.

Suriye'de sivil toplumun geliştirilmesi, vatandaşların siyasi süreçlere gerçek anlamda katılmaları ve güçlendirilmeleri için hayati önem taşımaktadır. Bu nedenle demokratik siyasi kurumlar güçlendirilmeli ve seçmenler için erişilebilir olmalıdır. Ancak bu şekilde sıradan Suriyeliler sosyal, ekonomik ve kültürel politikaları etkileyebilecek ve seçim sandığında bilinçli tercihler yapabilecektir.

Suriye'nin, güçler ayrılığını ve yargı bağımsızlığını güvence altına alan ve din, etnik grup ya da cinsiyet ayrımı gözetmeksizin bireylerin, grupların ve azınlıkların haklarını koruyan yeni bir demokratik anayasaya ihtiyacı vardır. Yurttaşların sahip oldukları haklar, borçlu oldukları ödevleri yansıtacaktır. Yeni çoğulcu laik Suriye'de vatandaşlar hukukun üstünlüğü altında tam haklara sahip olacaktır.

Demokraside sivil toplum, sendikalar, ticaret ve sanayi üzerindeki hükümet kontrolü sona erecektir. Hükümet ve bakanları demokratik denge ve denetleme mekanizmaları aracılığıyla hesap verebilir olacaktır. Devlet kurumlarındaki yolsuzlukla demokratik hesap verebilirlik yoluyla mücadele edilecektir. Demokratik bir Suriye, Suriye'de ve Orta Doğu'da barış, istikrar ve güvenliğin sağlanmasına yardımcı olacaktır.